GoAkşehir

GoAkşehir Bu sayfanın amacı; Konya'nın özel bir ilçesi olan Akşehir'in dünyaya tanıtılmasıdır. Nasreddin Hocanın torunları artık dünyanın yüzünü güldürecek.
(1)

28/05/2024

Akşehir kirazı renk vermeye başladı.
Akademik kulübümüz bahçesinde bulunan kiraz 🍒 agacinizda azda olsa meyve verdi. Allah kiraz yetistiricilerimize bol kazanç versin.

1924 yılı Akşehir Yalvaç Yolu. Tarih içerisinde buraya ait ilk görsel. Bu yönde detaylı bilgiler ve fotoğraflar ilerleye...
25/05/2024

1924 yılı Akşehir Yalvaç Yolu.
Tarih içerisinde buraya ait ilk görsel. Bu yönde detaylı bilgiler ve fotoğraflar ilerleyen haftalarla paylaşılacaktır.
Fotoğraf Amerika' dan gelen araştırmacılara ait olup yine detaylı paylaşımda yer verilecektir.
Araştırma: GoAkşehir

GENÇLİK HAFTASI ETKİNLİĞİSelçuk Üniversitesi, Akşehir Kadir Yallagöz Sağlık Yüksek Okulu, Akşehir Beslenme Topluluğunun ...
20/05/2024

GENÇLİK HAFTASI ETKİNLİĞİ
Selçuk Üniversitesi, Akşehir Kadir Yallagöz Sağlık Yüksek Okulu, Akşehir Beslenme Topluluğunun organizasyonu ile AKADEMİK kulübümüzce doğa yürüyüşü gerçekleştirilmiştir.
Öğrenci ve Halkın da katılımlarıyla yüzlerce kişi katılmıştır.
haftanın anlam ve önemine vurgu yapılarak, İlçemizin de etkisi altında kaldığı iklimsel değişiklikler, yaşanan kuraklık üzerine sohbet edildi. Gölümüzün ve su kaynaklarımızın tekrar kazanılması için tedbirler alınması yönünde, farkındalık etkinleri gerçekleştirilmesi gerekliliği vurgusu yapıldı.
Katılan tüm doğa severlere teşekkürlerimizi sunarız

Ak-Nasreddin Spor Kulübü sporcusu, Mehmet Enes ŞANLI 60 kg da TÜRKİYE ŞAMPİYONU olmuştur. Sporcumuza bu gururu yaşattığı...
20/05/2024

Ak-Nasreddin Spor Kulübü sporcusu, Mehmet Enes ŞANLI 60 kg da TÜRKİYE ŞAMPİYONU olmuştur. Sporcumuza bu gururu yaşattığı için teşekkür eder başarılarının devamını dileriz.
Ak Nasreddin Spor Kulübü, başkanı ve Antrenörü Ömer AKDİ Hocamı AKADEMİK kulübümüzde ağırlayarak, şampiyonluğa uzanan başarının sohbetini gerçekleştirdik. Kendisine ve sporcularını teşekkürlerimizi sunarız.

12/05/2024

KÜÇÜKAĞA (ÖZET)
Küçük Ağa kitabı, Tarık Buğra tarafından yazılan ve Milli Mücadele temasını ele alan bir romandır. Küçük Ağa kitap özeti, Kurtuluş Savaşı döneminde Kuvayı Milliye ekibine katılıp katılmama konusunda karar vermek zorunda olan bir halkı anlatır. Romanda dönemin tarihi, sosyolojik yapısından izler görülür.
Küçük Ağa romanını kısaca özetlemek gerekirse kitap, I. Dünya Savaşı’nda tek kolunu kaybeden Çolak Salih’in Konya’nın Akşehir ilçesindeki bir köyüne gelmesi ve buradaki halk ile Kurtuluş Savaşı’nda mücadele vermesini anlatır. Kitabın ana karakterlerinden Mehmet Reşit Efendi ise başta Kuvvacılar’a karşı gelir ancak sonradan onların arasına katılmanın önemini fark eder. Bağımsızlık, vatan sevgisi, Milli Mücadele gibi temaları ele alan Küçük Ağa kitabının detayını mutlaka okuyun veya izleyin.
Çakırsaraylı karakteriyle Erol TAŞ’ ın canlandırdığı karakter.
Gerçekte;
Çarıksaraylı Hasan Hüseyin Efe 1892 yılında Isparta'nın Şarkikaraağaç kazasına bağlı olan Çarıksaraylar beldesinde dünyaya gelmiştir. Dönemin yazarları tarafından uzun boylu ve erkek güzeli (yakışıklı) olduğu şeklinde tasvir edilmiştir. Başlangıçta asker kaçaklarından ve suçlulardan oluşan çetesiyle dağa çıkmıştır ve daha sonrasında Hafız İbrahim Demiralay' ın çabalarıyla ilk başta Akşehir milis bölüğüne katılmış kendisine bağlı 290 adamıyla Bozkır Ayaklanmasının bastırılmasında önemli rol oynamıştır ve daha sonraları Yunan kuvvetlerine karşı savaşmak üzere batı cephesi' ne gönderilmiştir. Burada Demirci Mehmet Efe'nin liderliğinde olan bir bölüğe katılmış ancak Demirci Mehmet Efe'nin kendisine suikast düzenleyeceğinden şüphe edip Çarıksaray' a geri dönmeye karar vermiştir. Bunun üzerine Demirci'nin şikayetleri ile yolda yakalanmış ve Konya'da hapishaneye gönderilmiştir. Burada da çeşitli isyan girişimlerinden dolayı Niğde'ye sevk edilmiş ve orada bir jandarma görevlisi tarafından öldürülmüştür.

Nadir İlkokulu.Atakent de tarihi okul tadilat edilip tekrar hayata döndürüldü. 2 yıl öncesi kaderine terkedilerek, bağım...
11/05/2024

Nadir İlkokulu.
Atakent de tarihi okul tadilat edilip tekrar hayata döndürüldü. 2 yıl öncesi kaderine terkedilerek, bağımlıların mekanı olmuş,, , bunu da gerekli mercilere duyurmuştuk.
Şuanda ise eser ortada....

Araştırmacı Yazar Mehmet Koç ile AKADEMİK Kulübümüzde güzel sohbetler gerçekleştirildi. Öncesinde kısa bir Akşehir turu ...
10/05/2024

Araştırmacı Yazar Mehmet Koç ile AKADEMİK Kulübümüzde güzel sohbetler gerçekleştirildi. Öncesinde kısa bir Akşehir turu yaparak tarihi dokuyu içimize çekip küçük araştırmalar yaptık.
Nisan 2024 tarihli Bahar Dergisini hediye etmesi, Bahar dergisinin o sayısını Nasreddin Hocaya ayırması önemliydi. Kendisinin kaleme aldığı Nasreddin Hocamızın gerçeği yansıttığı 10 sayfalık makalesi, Mehmet hocamın ne kadar özverili olduğunu göstermektedir.
Yine sohbetler edip projeler üzerine bilgi alışverişinde bulunacağız.
Belki bir sonraki görüşmemizi duyurur siz değerli dostlarımızla da hasbihâl etmiş oluruz.
Kendisine tekrar hoş geldin diyerekten teşekkürlerimi sunarım.

Konya Akşehir’deki Ermeni’lerin sayısı ise merkezden daha fazla olup 5000 kadardı. Surp Boğos-Bedros ve Surp Yerrortutyu...
07/05/2024

Konya Akşehir’deki Ermeni’lerin sayısı ise merkezden daha fazla olup 5000 kadardı. Surp Boğos-Bedros ve Surp Yerrortutyun adlı iki kilise ve eğitim kalitesinin çok ünlü olduğu Surp İstepannos okulunun da aralarında olduğu dört Ermeni eğitim kurumu mevcuttu.
Ermeni’lerinin temel geçim kaynağı nakış, yüncülük, dokumacılık, halıcılık ve hırdavatçılık.
Karaman’lı Ermeni’ler şarap üretiminde çok ün salmışlardı.
Daha ayrıntılı bilgi için Raymond Kevorkian ve Paul Pabudjian, 1915 öncesinde Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeniler, Aras yayıncılık, 2012, İstanbul, s. 177.

Akşehir Belediye Başkanlığınca yayınlanan kitaplara bu linkten ulaşabilirsiniz.Bir birinden değerli yazarlarımızın Akşeh...
07/05/2024

Akşehir Belediye Başkanlığınca yayınlanan kitaplara bu linkten ulaşabilirsiniz.
Bir birinden değerli yazarlarımızın Akşehir için kaleme aldığı bu eserleri kesinlikle okumanızı öneririm.
Okuduğunuz kitaplar hakkında da kısa geri bildirimlerde bulunursanız sevinirim. Bizim içinde bir öneri mahiyetinde olacağı için değerli.
https://www.aksehir.bel.tr/aksehir/multimedya/e-kitaplar

1922 Karargah KışlasıŞimdiki Garnizon Komutanlığı
06/05/2024

1922 Karargah Kışlası
Şimdiki Garnizon Komutanlığı

Sahib Ata Fahrettin Ali, Bir Devlet….Selçuklu Devletinin en başarılı ve bulunduğu her görevde, isminden sıkça söz ettire...
06/05/2024

Sahib Ata Fahrettin Ali, Bir Devlet….
Selçuklu Devletinin en başarılı ve bulunduğu her görevde, isminden sıkça söz ettiren Devlet adamıdır.
Sahib: Selçuklu İmparatorluğuna, İslam’a, İlime Sahip çıkması,
Ata: hayır işlerinde cömert olması, tüm servetini harcaması,
Fahrettin: Dinin gururu, dinini öven birisi olduğu için,
Ebu’l Hayrat: Hayır tesisi yapması,
Unvanlarını almıştır.
Selçuklu İmparatorluğu içerisinde 40 yıl hizmet etmiş, son yıllarında, Selçuklu Sultanları, çocuk yaşta olmalarından dolayı, yönetim sadece kendisinde olmuştur.
Kendi adıyla anılan külliyesiyle, Konya’da İnce Minareli Medrese ve Türbesi, Ilgın'da Hamam, Kayseri’de Sâhibiye Medresesi ve Çeşmesi, yine Kayseri’de bir çeşme, Sivas’ta Gökmedrese ve bir çeşme, Akşehir’de Taşmedrese ve Mescidi ile İshaklı (Sultandağı) Sâhib Ata Kervansarayı yaptırdığı on sekiz mimari eserin en önemlileridir. Afyonkarahisar’ın eski adı Karahisarısâhib, Fahreddin Ali’nin Sâhib unvanıyla ilgili olduğu gibi oğulları ve torunları tarafından Afyonkarahisar ve çevresinde kurulan beylik de Sâhib Ataoğulları adıyla yıllarca anılmış, sonrasında, Karahisarısâhib, Afyon olarak değiştirilmiştir.
Selçuklunun, tarih içerisinde kalmasını, dağılmaması yönünde her türlü anlaşmalarla riskler alarak yıllarca varlığını sürdürmüştür. Onun bu mücadelesi olmasa, Anadolu Türk varlığı ve birliği son bulabilirdi.
Sahib Ata çok zengindi, Selçuklunun hazinesi onun himayesindeyken, Moğol ve Beyliklerin istilaları sonrası Afyona çekilip, hazineleri taşıdığı, Karahisar kalesinde muhafaza ettiği de söylenmektedir.
Tarihi kaynaklara dayanarak, açtığı medreseler, günümüz üniversite ve fakülteler diyebiliriz ki bunda tıp fakültesi dahildir. Tüm bu ilim çalışmaları ile haşrolmuş birisi için; Memluk Sultanı Baybars’ın yanında seyahat eden tarihçisi Kadı İbn Abdi’z-zahir, önemli bir bilgi vermektedir ki bu Fahreddin Ali’nin zenginliğini ortaya koyması açısından dikkat çekicidir. Kadı, okuma yazma bilmediğini kaynaklarda bildirmektedir. Okuma yazma bilmeyen birisinin yaptıkları akıl almayacak derece de büyük işler. Bu kısım düşündürücü.
1277 yılında ortaya çıkan Karamanlı-Cimri isyanı sırasında, Akşehir’in köyleri, Adsız ve Atakent arasındaki derede her iki oğlu da boğularak ölmüştür.
22 Kasım 1288 tarihinde bir akşamüstü, Akşehir’e bağlı Nâdir (Atakent) köyünde vefat etti. Mekanı cennet olsun.

Akşehir Bandosu1930 lu yıllar itibariyle ilçe içerisinde tüm organizasyonlarda görev alan ekip, o yılların şartları içer...
03/05/2024

Akşehir Bandosu
1930 lu yıllar itibariyle ilçe içerisinde tüm organizasyonlarda görev alan ekip, o yılların şartları içerisinde hayatta kalmayı başarabilmişlerdir.
Toplum tarafından da sevilen, desteklenen ekip severek yaptıkları işlerini 50 yıl kadar sürdürmüşlerdir.
Mehmet Koç Hocam daha önce kaleme aldığı, Detay:
https://www.facebook.com/groups/710596396112252/?multi_permalinks=1281021239069762&ref=share
Fotoğraf: Ömer Ekmekçi Hocama teşekkür ederim.
En sol baştaki Bıçakçı Gümüş Ahmet
Ortada ayakta Şapkalı: Hüseyin Ekmekçi (hoca)
Hemen yanında Lakabıyla müsemma Kel Tülbeder
Diğerlerini bilenler yoruma eklerlerse ve anılarını yazarlarsa da daha anlamlı olacaktır.
Mekanları cennet olsun inşallah.

Tekke Deresi Üzerinde bulunan tarihi köprü.
30/04/2024

Tekke Deresi Üzerinde bulunan tarihi köprü.

ÜÇ KIZLAR TÜRBESİ (Akşehir, Taş Eserler Müzesi)“Taş Medrese, taç kapısı üzerindeki kitabesine göre, 1250 yılında Emir-i ...
30/04/2024

ÜÇ KIZLAR TÜRBESİ (Akşehir, Taş Eserler Müzesi)
“Taş Medrese, taç kapısı üzerindeki kitabesine göre, 1250 yılında Emir-i Dad (adaletten sorumlu kişi) görevini üstlenen Selçuklu devlet adamı Sahip Ata Fahreddin Ali, tarafından yaptırılmıştır.” Yazmaktadır.
‘’Akşehir Taş Medrese içerisinde bulunan üç kızlar türbesi, kare planlı ve iç kısım tuğla ile örülmüş kubbe ile örtülüdür. Türbenin kripta bölümüne (mezar odasına) kuzeybatı köşedeki mescide bitişik eyvanın bulunduğu bölümden girilmektedir. Özgününde türbede yapının banisi Sahip Ata ailesine ait çiniyle kaplı üç sandukanın olduğu belirtilmektedir. (Akok Kaynağı en güvenilir kaynaklardan birisi olma özelliği taşır)
Kaynak: 1
Şu anda türbe içerisinde herhangi bir mezar veya sanduka bulunamamaktadır. Halk arasında üç kızlar olarak bilinen türbe içerisinde bu adın yaşatılması amacıyla Müze Müdürlüğü tarafından üç kadın mezar taşı sergilenmektedir. Bunlar; Nasreddin Hoca’nın kızı Fatma Hatun, Orhan Gazinin Torunu Efendre Hatun ve Şeyh Bedrettin’in kızı İvaz Hatuna ait mezar taşlarıdır. Türbenin iç kısmına kubbede bulunan orijinal tuğla örgü ve kubbe ortasındaki çini süsleme dışında günümüze gelebilmiş bir süsleme ögesi bulunmamaktadır.
Sahip Ata Fahrettin Ali’ nin oğulları, (Taceddin Hüseyin ve Nasreddin Hasan) Akşehir’e bağlı Adsız ve Atakent köyleri arasında, Kozağaç Mevkiinde, Karamanoğulları ile yapılan savaşta öldükleri bilinmektedir. Sahip Ata, oğullarının Afyonda kurduğu Beyliğe gidip gelmesi olsun, bizzat Medreseye olsun, sürekli Akşehir’e gelmiştir. Akşehir’in köyü Nadir de vefat etmiş, (25 Şevval 687/22 Kasım 1288) ebedi istirahati olan Konya’da kendi adıyla kurduğu Tekkeye defnedilmiştir. Akşehir’in hayatlarına büyük ölçüde etki yapmasıyla ve Selçuklunun dağılmasıyla kaderlerini bu coğrafya içerisinde yaşamaya başladıklarıdır. Sahip Ata ailesine ait olduğu sandukaların, Karısının, gelinleri ve kızının birisinin mezarı da Taş Medrese de olduğu tezini güçlendirmektedir.
Türbede yatanların, Selçuklu Devletinin değerli kişileri olması, türbenin halk tarafından, önem ve değerin artmasına sebep olmuştur. Şamanizm geleneklerinin hala günümüze kadar süren etkisi sebebiyle, civar halk, türbeden medet bekleme yoluna gitmişlerdir. O yörede yaşayan halktan edinilen bilgiler şu şekilde anlatılmaktadır; Halk içerisinde evlenemeyen kızların ve doğum yapamayan kadınların bu mezarlara gelip, adaklar adaması ve dua etmeleridir.
Yaşar Erdemir’ e göre; ‘’ Nerede, ne zaman, hangi tarihte doğduğu bilinmeyen Sahip Ata’nın asıl adı Ali, mahlası Fahrettin olup aslen Konyalı ve Akşehirli olduğu ileri sürülmektedir…
Ailesinin Moğol baskısından dolayı XIII. yüzyıl başlarında Horasan veya Kafkaslardan göçüp Konya-Akşehir havalisine yerleşmiş Türklerden olması da kuvvetle muhtemeldir. ’’ Açıklamasında bulunmuştur.
Kaynak: 2
Bahse konu türbenin mahzeninde, herhangi bir kazı çalışması gerçekleştirilmemiş, bu yerde ebedi istirahatlerine çekilmiş kişiler hakkında bir çalışma yapılmamıştır.
Taş Medresenin büyük giriş kapısı yanında bulunan avludan aşağıya giriş bulunmaktadır. Giriş, aşağıya derin olduğundan merdivenle sağlanmaktadır. Restorasyon yapımına kadar atık ve molozlarla dolu olması ve temizlenmesi uzun zaman almıştır.
Yapının taşıyıcılığı, merkezde birleşen altıgen şeklinde tavan yapısıyla daha güçlü hale gelmiştir. Genelde çilehaneler, kubbe ve yarım daire şeklindedirler. Ender görünen bu yapı, Taş Medresenin, çilehanesini özel kılmaktadır.
Kaynak 1: Ferit M.-Mesut M, a.g.e., ss. 89-90; Akok, “Akşehir Taş Medrese…”, ss. 7-8; Yetkin, a.g.e., ss. 59-60.
Kaynak 2: M.F. Uğur-M.M. Koman, a.g.e., s.24; M. Önder, Mevlana Şehri Konya, Konya 1971, s.109’da “Konyalı El Hac Ebubekir soyundan Hüseyin’in oğludur” diye yazar. 3 Y. Erdemir, Ünlü Selçuklu Veziri Sahib Ata Akşehirli midir?”, I. Uluslararası Nasreddin Hoca Sempozyumu (Bilgi şöleni) (6-7 Temmuz 2005), Akşehir 2005, s.21-29’da Akşehirli olduğunu belirterek bazı gerekçeler ortaya koyar.

Anadolu, ANA dolmuşsa eğer ELİF' tendir. Bayraklar bayrak olup düşmemişse o da MEHMET' tendir.Erkekleri Vatanı kurtarma ...
20/04/2024

Anadolu, ANA dolmuşsa eğer ELİF' tendir. Bayraklar bayrak olup düşmemişse o da MEHMET' tendir.
Erkekleri Vatanı kurtarma derdiyle can verirken, onlara gidecek yardımların yolunda boş durmadılar. Yaralı Mehmet için Sıhhiye oldular. Sıcak tutması için Üniforma, çorap, fanila ördüler, mühimmatları bitmesin diye barut imal edip, mermi yaptılar. İlçelerinde bulunan ordu ve süvarilere aş yemek yaptılar. Atlarını nallayıp bakımlarını yaptılar. Ülke karış karış temizlenirken, gelecek nesillere ANAdolu bıraktılar. Bayraksız olmazdı elbet, Hepsi seferberdi, kimse onlara talimat vermedi, yüreklerinden geldiğince Ülkenin dört bir yanını Ay Yıldızlı Al bayraklar yaparak, cepheye, köylere, şehirlere gönderdiler. Düşmanın yüreğine saplayıp her yerde dalgalandırdılar.

20.04.2024 Akşehir de şiddetli rüzgar, ağaçları devirmiş durumdadır.Sokağa bu-Gün çıkacaklar bir kez daha düşünsün. Dükk...
20/04/2024

20.04.2024 Akşehir de şiddetli rüzgar, ağaçları devirmiş durumdadır.
Sokağa bu-Gün çıkacaklar bir kez daha düşünsün. Dükkanların önlerindeki eşyalar, damlardan düşen kiremitler tehlike oluşturmaktadır.

Fotoğraf altı yazısı: Akşehirin gıymettar gençlerinden bir gurup: futbol birinci takımı1928 öncesi
18/04/2024

Fotoğraf altı yazısı: Akşehirin gıymettar gençlerinden bir gurup: futbol birinci takımı
1928 öncesi

Yunan Gözüyle İşgal ve Büyük Taarruz.(Küçük Asya)Kaybedilen bir savaş varsa, öncelikle başındaki kişiler yargılanır. Bun...
17/04/2024

Yunan Gözüyle İşgal ve Büyük Taarruz.(Küçük Asya)
Kaybedilen bir savaş varsa, öncelikle başındaki kişiler yargılanır. Bunu o kişi baştayken yapmak da çok zordur. O yüzden tarih geçmişle yazılır. Yunanlılar da, işgal sonrası yenilgiyi fatura edecekleri birisini bulacaklardı..
Türk direnişinin küçük olacağı varsayılmıştı. Tam tersi oldu. Karşılarında vatanlarını inatla savunan örgütlü güçler vardı. Sonraki günlerde başlatılan saldırılara rağmen Türk direnişi pes etmedi. Durum, tedarik zorlukları ve mühimmat sıkıntısı nedeniyle daha da kötüleşti.
Büyük Taarruz öncesi, oluş anı ve sonrasıyla her şey net bir şekilde bilinmekte.
Fakat Yunan halkı ve ordusu bakımından durumlar nasıldı? Onların penceresinden işgal süreci nasıl ilerledi? 15 kadar farklı yazarların, makalesini, asker, komutan hikayelerini okudum. Sayfalarca değinmeden bende oluşan özetini sizlerle paylaşacağım.
Dünya savaşı sonrası, itilaf devletleri (İtalya, İngiltere, Rusya Amerika) Yunanistan ordusundan asker desteği talebinde bulunmuşlardır. Sorumluluk alanı içerisinde Ege sahil şeridi içerisinde Afyona kadar olan Bölge sorumluluk alanlarındaydı. Anadolu’nun geri kalan kısımları İngilizler, Fransızlar, İtalyan ve Ruslar tarafından zapt edilmişti.
Yunanlılar itilaf devletlerine tepkililerdi. Anadolu’nun diğer kısmını çok az sayıda askeri birliklerle işgal altına alınan toprakların müdafaasını yapmaları, gerekli önlemlerin alınmaması gibi gerekçeleri vardı.
1926 yılında savaşın sonuçlarına dair yapılan sonuçlama raporunda ilginç detaylar yer almaktadır.
Özetle:
Türkler Sevr antlaşmasına sadık kalmayarak, kararları çiğnemiştir,
Atatürk, Gizlice İtalya, İngiltere, Fransa ile antlaşmalar yaptı,
Yunanistan ve İngiltere arasında imzalanan antlaşmayı İngiltere tek taraflı iptal etti,
Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere itilaf devletlerinin kendilerine destek vermedikleri. Aksine Türk ordusuna katkı sağladıkları,
İşgal karşısında; Türk ordusunun saldırıya geçmeye başladığı bir yıl öncesi Anadolu’yu terk etmeleri gerektiği,
Türk ordusunun sayı ve mühimmat konularında bu derece de olduğunun belirlenememesi,
Venizelos’un işgale karşı gerekli tedbirleri almaması ve basite alması, gibi sebepler yer almaktadır.
Makalelerde sürekli yazılıp çizilen ilginç detaylar ise şaşırtıcıydı.
Türklerin, Ermeni, Rum, Sırp, Yunan gibi azınlıkta olan halka soykırım yaptığı,
Türk ordusunun her yeri yakıp yıkması, kendi halkı dahil acımaması, çocuk, kadın ve yaşlı katliamlarının yapılması, tecavüz, işkencede bulunması, asılsız iddialarda bulunmaları gibi yazılara ağırlık vermeleri şaşırtıcı. Birde dünya ülkelerinin bu duruma karşı tepkisiz kalmasından da şikâyetçiler.
40 Bin ölen Yunan askerinin akıbetleri konusunda üzüntülerini dile getirerek, kayıpların daha çok olduğunu dile getirmektedirler.
Sonuç olarak; ilk işgal yapılırken, kadim topraklarımız diyerek Anadolu’ya girdiler. Düşlerinin peşinden giderek amaçları, Ankara ve İstanbul olmak üzere Anadolu içlerine ilerlemekti. Büyük Taarruz sonrasında ise zorla Küçük Asya’ya sokulan Yunan askeri, bu topraklarda olmamaları gerektiği sonucuna varmışlardır.
Yenilgi sonrası yargılamalar, görevden alınmalar, rütbe sökülmeleri ve idamlar yaşandı. Kayıp acı vericiydi.
28 Kasım 1922 Salı günü sabah erkenden General Othonaios tarafından karar okundu.
Sanıkların hepsi vatana ihanetten suçlu bulundular. Averoff cezaevinde bulunan sanıklar mahkeme kararını dinlemek üzere hazır bulundurulmuşlardı.
Altılılar davası olarak tarihe geçen kararda, bir başbakan ve 5 bakan idam edilmişti.
Not: Fotoğraflar Yunan arşivlerinden alınmış, üzerine düşülen notlar, çekilen yerin neresi olduğu ve diğer durumlar hakkında bilgiler içermektedir. Arşivlerinde daha binlerce de fotoğraf olduğu bilinmektedir.
Not 2 : (Benim Notum)
Tarih; birileri tarafından yazıldı, yazılıyor, yazılacak.
Söz konusu vatan ve ümmetse yalan, İslam da mubahtır. Yazılanlar bizlere her zaman doğruyu vermeyebilir. Binlerce yıl Millet olarak Türklüğümüzü koruduk. Bin yıldır da vatanımızı korumaktayız. Bunu atalarımız canlarıyla ödeyerek yaptılar. Hepsi bizim için değerli ve önemlidir. Bu Selçuklu olmuş, Osmanlı olmuş Türkiye olmuş. Bir diğeri, ötekini kötüleyemez, karalayamaz. Birilerini öne çıkartma pahasına da olsa! Şartların ve zamanın getirdiği yönetim şekilleriyle de Türklük, tarih olarak yazılmaya devam edecektir.

Akşehir Futbol Takımı 1929
17/04/2024

Akşehir Futbol Takımı 1929

Gölü de Sivrihisar'a bi sormak lazım!!!Belki maya çalmaya götürmüşlerdir.
16/04/2024

Gölü de Sivrihisar'a bi sormak lazım!!!
Belki maya çalmaya götürmüşlerdir.

On binlerce yıl tarih sayfalarında yer alan göle şu 30 yıl içerisinde sahip çıkamadık. Oysa okullarımız, bu yönde açılmış bölümler, uzmanlar, mühendisler, ba...

Artık şuna inanıyorum, Akhisar yada Sivrişehir ismine geçebilir ;)
16/04/2024

Artık şuna inanıyorum, Akhisar yada Sivrişehir ismine geçebilir ;)

-Ermeni Kilisesi her iki ilçede de yer almakta-Seyit Mahmut Hayrani Türbeüüsiü, Seyit Mahmut Suzani Türbesi- Ulu Cami her iki ilçede de bulunmakta- Tarihi ha...

Akşehir 1900
16/04/2024

Akşehir 1900

16/04/2024
Akşehir İdman Yurdunun Gürbüz Futbol Takımı 1928
16/04/2024

Akşehir İdman Yurdunun Gürbüz Futbol Takımı 1928

Akşehir Gençler Birliği Spor Takımını Gürbüz Gençleri 1928
15/04/2024

Akşehir Gençler Birliği Spor Takımını Gürbüz Gençleri 1928

YILDIRIM BEYAZIT HANIN  TÜRBESİ AKŞEHİR....1397 yılında Yıldırım Beyazıt, Konya’yı alarak Karamanoğlu Alâeddin Beyi öldü...
30/03/2024

YILDIRIM BEYAZIT HANIN TÜRBESİ AKŞEHİR....
1397 yılında Yıldırım Beyazıt, Konya’yı alarak Karamanoğlu Alâeddin Beyi öldürmüştür.
İran’a hâkim olan Timur, Büyük Selçukluların ve İlhanlıların vârisi olmak iddiasıyla Anadolu üzerinde hâkimiyet kurmak istiyordu. Ayrıca İslam’ın sancağı kendisi olduğu düşünüyordu. Yıldırım Beyazıt’ın İslam’a yakışamadığı, daha karısını Müslüman edemediği düşüncesiyle, Osmanlıyı ortadan kaldırarak, Anadolu’nun da gücünü alıp Çin’ i yok etmekti.
Önceden yaptığı planları tek tek uygulamaya geçti.
1402 yılına kadar Anadolu’ da bulunan beylikler ve kuvvetler ile birlikte çalışmalar yaptı. 160 bin zırhlı ordusu olan Timur, karşısında 70 bin Osmanlı askeri vardı. Ordusu görüntü olarak korkutucuydu. Filleri Hindistan seferlerinde görerek bu savaşa dahil etti. Osmanlı ordusu ilk kez filleri görüyor ordunun görmesinden çok atlı süvariler hücuma geçemiyordu. Atlar fillerden ürkerek kaçıyorlardı. Timur aylarca filler ve atları bir arada tutarak bu duruma hazırlamıştı. Timur özel topuzlar tasarlayıp 6 lı kılıç şeklinde topuz yaptırmıştır. Darbe alındığında yok edici bir silaha dönüşmektedir. Yıldırım Beyazıt’ın savaş alanında yanında olanlar, Timur’un toprak vaadi ve hediyeleriyle, Karar Tatar gibi Beylikler bir anda, savaş alanında Yıldırımın yanındayken Osmanlı ordusuna saldırıya geçtiler. Savaş bu olumsuzluklara rağmen 10 saat kadar sürdü. Osmanlı ordusu az olmasıyla ve sürekli kılıç sallamaları gücü kırılmıştı. Timur savaşın bitmesini beklemeden çadırına gitti. Yıldırım Beyazıt ve ailesini sağ istiyordu. Savaşı Osmanlı kaybetti.
Yıldırım Beyazıt, bazı şehzadelerle birlikte eşi, aynı zamanda Sırp Kralının kızı Maria Despina’ yı esir alır. Yanında Bursa’ ya götürür.
Daha sonra, Yıldırım Beyazıt, Maria hatununda Timur’un hareminde olmasıyla ve esarete dayanamaz Timur’a öldürmesini veya Bursa’dan göndermesini ister. Akşehir’e getirilen Beyazıt, Ferruhşah mescidi çilehanesine hapsedilir. 8 Mart 1403 yılında esaret altındayken vefat eder. Hapis kaldığı çilehaneye defnedilir. Emir Süleyman tarafından Bursa’da 1406 yılında türbe yaptırılarak Bayezid’in naşi Akşehir’den getirilerek türbeye defnedilmiştir.
Fakat 1413’ta Karamanoğlu Mehmet Bey Bursa’ya saldırır, ünlü mimar Hacı İvaz Paşa önderliğindeki şehir kendisini iyi savununca, hırsını alamayan saldırgan Sultan Yıldırım Beyazıt’ın kemiklerini mezarından çıkartıp yakar. Bu çılgın öfkenin sebebi Yıldırım Beyazıt’ın Karamanoğlu Mehmet’in babasını öldürtmüş olmasıdır.
Bu vahim yaşanan tarihi olayda, mezarında dahi ebedi istirahate çekilemeyen Beyazıt’ın mezarı boş kalmıştır.
İlk mezarı olan Akşehir’ de, bedeni bu topraklarda çürümesiyle her gittiğimde Ferruhşah Mescidinde dua ederim.
Aslında bu noktada Yıldırım Beyazıt Hana bir mezar yapılabilir. İnsanlar burada dualarını yapabilir. Hem Akşehir açısından hem de Türk milleti açısından önemlidir.
Tüm metni yazıp siz değerli okurlara sunmak bana mutluluk verici. Tabi hatalarım olması da kaçınılmaz. eleştirilere açığım. Eleştirinin yanında övgüde alabilirim

24/02/2024

Akşehir Şehitliğimizde Bayrağımızı göndere çektik.
25 metrelik direkte Bayrağımızı tutan halatın kopmasıyla ve içeriye hiç bir iş makinasının girememesi nedeniyle severek bize kalan görev.
Bayrak inmezdi, yurdumun her karış toprağında dalgalanmalı, gurulranıp coşmalıydı.
Bir hafta süren çalışma bu-gün amacına ulaştı.
Bu bizim için görev değildi yapmamız gereken sevdaydı. Allah'ıma şükürler olsun başarıyla şehitlerimizi Bayraksız bırakmadık.
Direk üstten gelen bir malzeme olmadığı, tırmanışta zorluk çekeceğimizden, Dağcılıkta geleneksel tırmanış tekniğiyle gerçekleştirildi. Emniyet alarak ve her metreye emniyet noktası oluşturularak güvenli tırmanış sağlandı.
Emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

14.02 2024 tarihli AKADEMİK Kulübü bahçemizde çektiğim fotoğraf.İklimsel değişiklik, küresel ısınma kendini büyük ölçüde...
16/02/2024

14.02 2024 tarihli AKADEMİK Kulübü bahçemizde çektiğim fotoğraf.
İklimsel değişiklik, küresel ısınma kendini büyük ölçüde göstermekte.
Bizim bahçede bulunan kayısı ağacı ticari bir getiri beklenmese de meyve yetiştiricileri bu manzara karşısında Allah yardımcıları olsun.
10 gün sonra don olmazsa meyve yiyebileceğimiz şans gibi görünse de aroma etkili olmayacaktır.
Neler yapılabileceğiz, kendimize bu soruyu sormamız gerekmekte.

Sevginin Dili
07/02/2024

Sevginin Dili

Sevginin tarifi sözlerle anlatılamayabilir. İki küçük örnekle dünyaları saracak bir yürek.Sizlerin yüreklerine sağlık.

YAĞAN KAR BİR BEREKET. SÜREKLİ YAĞMASI SONUCU DOĞAL AFETLERE DÖNÜŞEBİLMEKTEDİR. BUNUN FELAKET OLMAMASI İÇİN ALINACAK BAZ...
30/01/2024

YAĞAN KAR BİR BEREKET. SÜREKLİ YAĞMASI SONUCU DOĞAL AFETLERE DÖNÜŞEBİLMEKTEDİR. BUNUN FELAKET OLMAMASI İÇİN ALINACAK BAZI ÖNLEMLER SÖZ KONUSU;
1- KAMU KURUM KURULUŞLAR MUTLAKA ÖZVERİ İLE ÇALIŞMAKTADIRLAR, YEREL VE GENEL YÖNETİME DESTEK OLMAK ANLAYIŞ GÖSTERMEK VE TOPLUMSAL OLARAK YARDIM ETMEKLE MÜMKÜN.
2- HERKES KAPISININ ÖNÜNÜ TEMİZLEMELİ (İŞYERİ, MESKEN KALDIRIM YAYA YOLU VB.) HAYATI AKICI KILMAK AÇISINDAN ÖNEMLİDİR.
3- TRAFİKTE YAŞANAN SORUNLAR İÇİN ARAÇLARINIZI ÇIKARTMAYINIZ. ZORDA KALINMIŞLIK VAR İSE GEREKLİ DONANIMLAR İLE ÇIKILMALIDIR. (LASTİK ZİNCİRİ, KÜREK, ÇEKİ HALATI, ARA KABLOSU, MOTORUN BAKIMI AKÜ KONTROLÜ VE DİĞER BAKIMLAR GİBİ)
4- Lütfen aracınızı çalıştırmadan önce egzozu kontrol edin. Donmuş veya karla tıkanmış olabilir. Oradan çıkan zehirli gaz aracın içine dolar ve sizi 3 dakikada öldürebilir
5- GEREKİRSE ARACI ÇALIŞTIRMADAN ÖNCE MOTORUN ISI VE KORUNAK OLMASI SOKAK HAYVANLARINA BARINAK OLUŞTURMASI BAKIMINDAN KONTROLÜ SAĞLANMALI.
6- HERKES KAPI ÖNÜNE YİYECEK VE SU BIRAKSINLAR Kİ SOKAK HAYVANLARINIDA BU SOĞUK VE YOKLUKTAN KURTARMIŞ OLALIM.
7- SAÇAK GİBİ YERLERDEN GEÇERKEN VE ZAYIF ÇATILARIN ALTINDA, İÇERİSİNDE DURMAMAK ÖNEMLİ. TMO (TOPRAK MAHSÜLLERİ OFİSİ) KANTARI ÜZERİNE YAĞAN KARIN AĞIRLIĞI TARTILARAK METREKAREYE 30 KG. KAR OLDUĞU GÖRÜLMÜŞTÜR. BU CİDDİ BİR ORAN. BİR ÇATI VE DAM ÇEKME GÜCÜ BUNUNLA ORANTILANMALIDIR.
8- HİÇ BİR ZARARIN YAŞANMAMASI İÇİN TOPLUM OLARAK BİZLERE GÖREVLER DÜŞMEKTEDİR.

Address

Aksehir
42550

Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when GoAkşehir posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Videos

Share

Category


Other Tour Agencies in Aksehir

Show All

You may also like