05/02/2019
Сар шинэдээ сайхан шинэлээрэй
Cengiz Han, 1206 yılında Büyük Moğol İmparatorluğu’nu kurduktan sonra, hayvanların yavruladıkları, çiçeklerin açtığı ve sütün, yoğurdun bol olduğu baharın gelişinde Beyaz Ay Bayramı’nın kutlanmasını buyurmuştur. Cengiz Han’ın bu fermanından önce Beyaz Ay Bayramı “Süt Ürünleri Bayramı” olarak kutlanıyordu. 17. yüzyılda ise bu bayram dini bayram şeklini almıştır.
Bayramda, yaşlılar ziyaret edilir ve akrabalarla biraraya gelinir. Beyaz Ay Bayramı’ndan önce herkes borçlarını ödemeye gayret eder, bayramda ise küs insanlar barışmaya çalışır.
Bayram öncesi arife günü aileler mantı, haşlanmış et gibi geleneksel yemekleri yapar ve komşularına ikram eder. Çocuklar ise aşık kemiği ile çeşitli oyunlar oynar ve masal dinlerler. Arife günü güneş battıktan sonra başlar. Çatının çadır (ger) kapısının sağında kalan tarafına beyaz taş, temiz kar ve şeffaf buz konulur. Böylece meleklerin ve pozitif enerjinin kapısı açılmış olur. Çadır kapısının solunda kalan tarafa ise dikenli bitki konulur. Böylece şeytanın kötülükleri engellenmiş olur. Arife günü aile fertleri başkasının evinde kalmaz ve evcil hayvanlar başıboş bırakılmaz.Bayram sofrasında yer alması gereken belli başlı yiyecekler vardır. Bayram sofrasının olmazsa olmazı kocaman kurabiyelerden oluşan bir tabaktır. Tabaktaki kurabiyelerin sayısı üç, beş, yedi gibi tek sayılardan oluşmalı, kesinlikle çift sayı olmamalıdır. Tek sayılı katlar mutluluğu, çift sayılı katlar ise kederi temsil ettiğinden kurabiye dizimi mutlulukla başlayıp mutlulukla bitsin diye kurabiyeler bu şekilde dizilir. Sofranın bir diğer olmazsa olmazı ise koyun etidir. Koyunun sırt kısmı parçalanmadan olduğu gibi pişirilerek sofraya konur.Bayramın birinci günü, yani baharın ilk günü, önce mutlaka ailenin en yaşlısı ile bayramlaşılır. Büyükten küçüğe doğru bayramlaştıktan sonra sofraya oturulur. Ama karı kocalar kendi aralarında bayramlaşamazlar. Çünkü bayram kavuşturmayı amaçlar. Oysa Moğolca tabirle baş ile çene ayrılmadığı gibi karı ile koca da birbirinden ayrılmamalıdır.