Yanaz köyü kangahu mh A calımlar

Yanaz köyü kangahu mh  A calımlar Tarim zirat hayvancilik looo
(3)

26/09/2024

*Hak Dostunun Kral’a verdiği ibretlik cevap..*

Rivâyete göre hükümdarın biri, dillere destan bir saray yaptırır.
*Öyle ki, sarayın her odası ayrı bir güzellik sergisi, her köşesi ince tezyinatla işlenmiş ayrı bir sanat eseri gibidir.*
Kapılar, kakma sanatının en nâdide örneklerini taşırken, duvarlar baştanbaşa rûhu okşayan enfes hat örnekleriyle doludur. Velhâsıl, sarayın ihtişâmını anlatmaya kelimeler kifâyetsiz kalmaktadır.

Hükümdar bir gün, Hak dostlarından bir zâtı, yaptırdığı bu saraya dâvet eder. Dâvete icâbet eden mübârek misafirine sarayın her tarafını kemâl-i edeple gezdirdikten sonra:

*“–Efendim! Sarayı nasıl buldunuz? Bu hususta görüşlerinizi almak isteriz.”* der.

O Hak dostu ise:

*“–Sultanım! Sarayın dünyevî ihtişâmı gerçekten de göz kamaştırıyor. Zira sarayın inşâsında emeği geçen sanatkârlar, bütün mahâretlerini ortaya koymuşlar. Kısaca her şey mükemmel!” der ve ilâve eder:*

“–Sâde bir eksiği var!”

Hükümdar büyük bir şaşkınlık ve hayretle:

*“–Allah Allah! Efendim bu sarayın eksiği nedir?” diye sorar.*

O Hak dostu, her zerresi ile bütün bir kâinat için geçerli olan, kısa, öz, fakat son derece mânidar bir cevap verir:

*“–Bekāsı yok!..”*

Hakîkaten; *“…O’nun (Allâhʼın) zâtından başka her şey yok olacaktır…”* (el-Kasas, 88) âyet-i kerîmesi muktezâsınca, yoktan var edilmiş olan bütün mahlûkat, yine yok olmaya mahkûmdur.

Dünya sarayları gelip geçicidir. Önemli olan ebedi olan cennet köşkleri ve cemali ilahidir.

Mevlam cemaliyle müşerref olanlardan eylesin.

*Cumanın feyzi ve bereketi üzerinize olsun.*

20/09/2024

*Rasûlüllah S.A.V. Efendimizin Ruhlara Hayat Veren BİR HUTBESİ*

Ey İnsanlar! Ölüm sanki bize değil de başkalarına yazılmış,
*Hakk’a tâbi olmak bize değil de başkalarına farz kılınmış,*
Uğurladığımız ölüler sanki bir müddet sonra bize dönecekler; onlara mezar hazırlıyoruz; sanki biz onlardan sonra ebediyen yaşayacakmışız gibi öğüt veren her şeyi unutuyoruz; kendimizi belâlardan emniyette sanıyoruz...
*Ne mutlu başkalarının ayıbına bakmayıp kendi kusurlarıyla uğraşan kimseye!*
Ne mutlu günâha dalmadan kazandığı malı infak eden, fukaha ve ulemâ ile sohbet eden, fakirlerle düşüp kalkan kimselere!...
*Ne mutlu o kimseye ki, huyunu güzelleştirip kalbini temizler, insanlara zarar vermez, malının fazlasını infak eder, çok konuşmaz, bid’atlara düşmeden sünnet-i seniyeyi hakkıyla îfâ eder.*

Mevlam rasülümüzün şefaatine nail olmayı nasip eylesin.

*CUMA'NIN FEYZİ VE BEREKETİ ÜZERİNİZE OLSUN.*

22/08/2024

KORKU KİMSEYİ ÖLÜMDEN DÖNDÜRMEZ.ASLAN GİBİ YASAYALIM
DELİ&MERT
BARTINLI

15/07/2024

*YARIN 10 MUHARREM AŞURA GÜNÜ*

*ÂŞÛRÂ GÜNÜ NELER YAPILIR?*
🌹👉 O gün, eve ufak-tefek erzak alınırsa, bir sene boyunca evde bereket olur.
🌹👉 En az on Müslümana birer selâm veya bir Müslümana on defa selâm verilir.
🌹👉 Fakir fukarâ sevindirilir.
🌹👉 O gün gusledenler, bir sene ufak-tefek hastalık görmezler.
🌹👉 10 defa şu duâ okunur: “Sübhânallâhi mil’el-mîzân ve müntehe’l-ılmi ve mebleğa’r-rızâ ve zinete’l-arş.”_
🌹👉 Âşûrâ gününe mahsus olmak üzere kuşluk vaktinde 2 rekât namaz kılınır. Her rekâtte 1 Fâtiha, 50 İhlâs-ı şerîf okunur.
Namazdan sonra da şu salevât-ı şerîfe 100 defa okunur: *“Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin ve Âdeme ve Nûhin ve İbrâhîme ve Mûsâ ve Îsâ vemâ beynehüm mine’n-nebiyyîne ve’l-mürselîn. Salevâtüllâhi ve selâmühû aleyhim ecmaîn.”*
🌹👉 Öğle ile ikindi arasında 4 rekât namaz kılınır. Her rekâtte 1 Fâtiha, 50 İhlâs-ı şerîf okunur. Namazdan sonra: 70 istiğfâr-ı şerîf, 70 salevât-ı şerîfe, 70 defa da “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyil-azîm” denilir.
🌹Sonra da ümmet-i Muhammed’in hidâyeti ve kurtuluşu için duâ edilir.
*[Duâ ve İbâdetler, Fazilet Neşriyat]*
Aşure gününde bu tavsiye edilen ibâdâtu taati yapmak suretiyle Cenabı Hakk'ın peygamberlerine ve sevdiği kullarına ihsan buyurmuş olduğu ihsanı ilahiye’ye nail olabilmek temennisiyle Dua eder dua beklerim.
* *Aşure günümüz mübarek olsun. Mevlâm feyzinden ve bereketinden istifade etmeyi nasip eylesin.*

06/07/2024

Bugün akşam ezanıyla birlikte idrak edeceğimiz İslam aleminin Hicrî 1446. yılını tebrik eder, *Hicri Yeniyıl ve Muharrem-i Şerif Ayı'mızın* tüm İslam alemi için sağlık, sıhhat, huzur, afiyet ve maddi ve manevi güzelliklere vesile olmasını, Cenab-ı Allah’tan niyaz ederiz.

*AYRICA*

📌 Muharrem ayının birinci yarın *(7 Haziraz pazar)* günüde, her birinde besmele çekerek, bir defada 1000 İhlâs-ı şerîf okuyanları, Cenâb-ı Hak lütfuyla, keremiyle bu âlemden *kul borcu ile huzuruna getirmeyecek,* dünyada ödemeye muvaffak kılacaktır.

Muharrem ayının birinden onuna kadar oruç tutmak faziletli ibadetlerdendir.

* *Hicri yılımız ve Muharrem ayımız mübarek olsun.Mevlam geçen seneyi hakkımızda mübarek eylesin. Bu hicri yılda razı olacağı şekilde yaşamayı nasip eylesin.Dua eder dua bekleriz.*

05/07/2024

*ZİLHİCCE AYININ SON GECESİ YAPILACAK İBADET*

*HİCRİ 1445 SENESİNİN SON GECESİ BU CUMA AKŞAMI*

*YENİ SENENİN HİCRİ 1446 İLK GECESİ CUMARTESİYİ PAZARA BAĞLAYAN GECEDİR*

Zilhicce ayının son gecesi, mümkünse bir Tesbîh Namazı kılınır ve bir Hatm-i Enbiyâ yapılır.

Akşam namazı ile yatsı namazı arasında, 10 rekât namaz kılınır. Namaza şöyle niyet edilir: *“Yâ Rabbi! Geçen seneyi benden razı olarak ayır. Sâdır olan isyanımı hasenâta tebdîl eyle. Beni hidâyet-i İlâhiyye’ne ve rızâ-yı İlâhî’ne mazhar eyle.”* Her rekâtte; 7 Fâtiha-i şerîfe, 7 Âyetü’l-Kürsî, 7 İhlâs-ı şerîf okunur. İki rekâtte bir selam verilir. Namazdan sonra, mümkünse en az 11 tevhîd, 11 istiğfâr, 11 salevât-ı şerîfe okunur ve dua edilir.

Zilhicce ayının son günü, aynı zamanda senenin son günüdür. Bu günde mümkünse oruçlu bulunmak, faziletli bir ibadettir.

*MUHARREM AYININ BİRİNCİ GÜNÜNDE PAZAR GÜNÜ NE YAPILIR ?*

*Muharrem ayının birinci gününde, her birinde besmele çekerek, bir defada 1000 İhlâs-ı şerîf okuyanları, Cenâb-ı Hak lütfuyla, keremiyle bu âlemden kul borcu ile huzuruna getirmeyecek, dünyada ödemeye muvaffak kılacaktır.*

Muharrem ayının birinden onuna kadar 10 gün oruç tutmak, faziletli ibadetlerdendir. Bu on günlük orucu tutamayanlar, mümkünse 8, 9 ve 10. günlerde oruç tutmalıdırlar. Resûlullah Efendimiz (s.a.v.), 9. günü seferde bulunduğundan yalnız 10. günü oruç tutmuşlar ve “Sağ olursak, gelecek sene 9. günü de tutarız.” buyurmuşlardır.

*Bu ayın perşembe, cuma, cumartesi günlerinde peş peşe oruç tutulursa 900 senelik nâfile oruç sevabı verilir.*

*HZ ALLAHIM BU İBADETLERİ YAPABİLMEYE MUKTEDİR KILSIN GEÇEN SENEMİZİ HAKKIMIZDA HAYIRLA TAMAMLAMAYI NASİP EYLESİN.*

*CUMANIN FEYZİ VE BEREKETİ ÜZERİNİZE OLSUN.*

21/06/2024

*Hâtem-i Esam rahimehullâh şöyle nasihat etmiştir:*

Eğer Allâhü Teâlâ’nın, senin rızkına kefil olduğuna inanıyorsan, niçin kendini helâk edercesine sırf dünya için çalışıyorsun?

*Şeytanın, düşmanın olduğuna inandığın hâlde, niçin ondan emniyet içindesin, neden devamlı ona uyuyorsun?*

Her şeyin Cenâb-ı Hakk’ın takdiri ile olduğuna inanıyorsan, niçin öfkeleniyorsun?

*Dünyanın acımasız, gayet aldatıcı olduğunu bildiğin hâlde niçin ona gönül bağlıyor, ona güveniyorsun?*

Hazret-i Allâh’ın, senin içinden geçenleri bildiğine inandığın hâlde, niçin gaflet içindesin?

*Kabir ve onun darlığı, seni beklemekte iken kibirlenmen niye?*

Sırât hak olduğuna göre nasıl gülüp eğlenebiliyor, ömrünü faydasız şeylerle zâyi ediyorsun?

*Cenâb-ı Hakk’ın, içerisinde azâp edeceği Cehennem var iken sen nasıl günah işleyebiliyorsun?*

Ölüm hak iken nasıl sevinebiliyorsun?

*Amellerin Cenâb-ı Hakk’ın huzuruna arz edilecek iken malınla, asâletinle nasıl övünebiliyorsun?*

Eğer gençlik arzu ediyorsan, iyi bil ki onun arkasından ihtiyarlık da gelecektir.

*Eğer zenginlik istiyorsan, onun peşinde fakirlik vardır.*

Eğer sevinç istiyorsan, peşinden hüznün de geleceğini bil.

*Eğer sıhhat ararsan, onun ardından hastalık geleceğini de unutma.*

Eğer hayat istersen, peşinden gelecek ölümü de hatırından çıkarma.

*Bunlara göre gençliğinde ihtiyarlığın, zenginliğinde fakirliğin, sevinçli vaktinde hüzünlü zamanlarının, sıhhatli iken hastalığın ve hayatta iken de ölümün için (sâlih ameller ve hayırlı işler yaparak) hazırlık gör.*

Mevlam razı olacağı şekilde yaşamayı nasip eylesin.

*CUMANIN FEYZİ VE BEREKETİ ÜZERİNİZE OLSUN.*

20/06/2024
Köylümle biraz hasbuhal ettik ziyaret iyidir
02/06/2024

Köylümle biraz hasbuhal ettik ziyaret iyidir

21/05/2024

*MUTLAKA OKUYALIM…. GÖZYAŞLARINIZ SEL OLACAK..*

▪️İlkokulu bitirip kursa gelmişti. Ailesi kendi isteğiyle geldiğini söylemişti. Kayıt için adını sorduğumda:
"- *Fatma"* dedi, hiç de çekinmeyen bir tavırla... Ve ekledi:

"- *Eğer beni hafız yapmazsanız, kayıt yaptırmak istemiyorum."*
Böyle tehdit edercesine konuşması, onu yaşından daha olgun gösteriyordu. Tebessümle:
"- *Korkmayın küçük hanım, siz isteyin hafız da yaparız, hoca da!"*
O küçük gözlerinin içi parıldadı birden.. Annesi:
"- *Hocahanım, çocuk işte, kusuruna bakmayın. İlle de hâfız olacağım der, başka bir şey demez. Bizim köyün hocasından duymuş*

Peygamber Efendimiz, *"Hâfız olanlara cennette taç giydirilecek!" buyurmuşlar herhalde. Siz daha iyi bilirsiniz ya, biz bu kadar duyduk anladık!"*
Kendisini teselli etmek ihtiyacı hissettim:
"- *Tabii teyze, ne demek! Keşke herkes sizin gibi duyduklarını hemen kabul etse de teslim olsa... Siz hiç merak etmeyin, kızınız önce Allah'a sonra bize emanet!.."*
Kadıncağız elime yapıştı. Öpecekken ellerimi geri çektim, utandım. Tuttum, ben onun elini öptüm. Gözleri yaşardı.
"- *Hocahanım bu eller, gözler hep günahlı, asıl sizinkiler öpülmeye layık!.."*

"- *Estağfirullâh teyze!" dedim . "O âhirette belli olur."*
Bu konuşmadan sonra kaydını yaptığımda Fatma'nın Erzurum’lu olduğunu öğrendim. Bir an düşündüm.
"- *Küçük nasıl kalacak, bu kadar uzaklarda..."*

Zaman ilerledikçe Fatma'nın edepli tavırları daha da çok etkiledi beni. Azimliydi. Geceleri uykusunun arasında ayetleri sayıklarken görüyordum çoğu kez. Böyle devam ederken arada bir bana gelip çeşitli sorular soruyordu. Birgün:
"- *Hocam hâfız olmak için Kur'ân'ı bitirmek mi lazım?"* diye sordu.
Ben de:
"- *Tabii ki hepsini ezberleyeceksin ki, "hâfız" adını alacaksın."*
Bu cevabıma çok üzülmüş gibiydi. Bir şey demek istiyordu sanki... Teşekkür etti ve döndü arkasına gitti.
Derslerim arasında onlara sürekli Kur'ân ezberlemekle işin bitmeyeceğini mutlaka içindekileri uygulamanın gerektiğini hatırlatıyordum. Talebelerden biri:
"- Hocam" dedi. *"Fatma'nın annesi, abdestli olmayanların hâfızlara dokunamayacağını söylemiş. Bu doğru mu?"* diye sordu.
Çok ilginçti doğrusu. İçimden "mâşallâh!" dedim. Ve onların sorularına da cevap vermek için, *"Osmanlı zamanında atalarımız Kur'ân'a ve hâfıza kıymet verdiklerinden öyle yaparmış."* dedim.
Çok hoşlarına gitmişti bu iş. Hepsi âdetâ kendilerini ulaşılması zor, vitrindeki altın gibi görüyorlardı.
*"Görsünler"* dedim kendi kendime... Bu yaşta, buralara gelmişler. Allah'ın kelâmını ezberliyorlar, onlara fazla görmem bunu.
Bu arada Fatma ara sıra rahatsızlanıyor ve revirde yatıyordu. Zaman geçtikçe Fatma'nın morali ve sağlığı daha da çok bozuluyordu.
Birgün dersini 2 kez aksatınca sormak zorunda kaldım:
"- *Ne oldu, yoksa anneni mi özledin?"*
Sert bir şekilde bana döndü. Solgun yüzüne bir ciddiyet gelmişti:
"- Hayır", dedi.
"- *Öyleyse neden moralin bozuk? Sık sık da hasta oluyorsun!"* dedim.
Yalvarır gibi oldu. Gözleri dolmuştu:
"- *Yanlış anlamayın, inanın ki annemi özleyip de gitmek istediğim yok. Burayı çok seviyorum. Allâh'ımdan çok korkuyorum. Buraları terk edersem, bana âhirette hesabını sormaz mı?"*
Dilim dudağım bağlandı. Bir şey diyemedim. Suçlu bile hissettim, kendimi. O küçük kalbte bu ne îmandı, Yâ Rabbi! Onu hayranlıkla izliyordum.

Birgün çok rahatsızlandı. Doktora götürmek zorunda kaldık. Bir çok tahlillerden sonra, arkadaşım olan doktor hanım:
"- *Hocahanım, derhal bu talebeyi ailesinin yanına gönder."* dedi.
Şaşkınlıkla:
"- Neden?" diye sordum. Bana:
"- *Belki üzülecek, hatta inanmayacaksın ama, bu talebe "kanser!..".*
Âdeta başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü.

Hastâneden ayrılırken Fatma'ya hiç bir şey diyemedim. O ise hâlimi anlamış gibi, bana sorular sorup dikkatimi dağıtmaya çalışıyordu.
Kulağıma eğilerek:
"- *Hocam" dedi. "Azrail insanların canını alırken nasıldır?"*
Ağlamamak için zor tutum kendimi:
"- *Mü'min kullara karşı çok güzel bir sûrettedir."* dedim. Mırıldandı:
"- *Belki hafız olamam, ama Elhamdülillah mü'minim!"* diye.
Hâfız olmak için Kur'an'ı bitirmek gerektiğini söylediğimde neden üzüldüğünü şimdi anlamıştım. Demek ki hastalığını biliyordu.
Bir kaç gün sonra eşyalarını hazırlamaya başladık. Çünkü artık dayanılmaz acılar içinde kıvranıyordu. Evine gitmesi gerekiyordu. Ailesi geldi. Fatma yanıma gelerek, mahcûbiyetle:
" - *Bana kızmadınız değil mi? Eğer söyleseydim belki kursa almazdınız!.."*
" - *Ne demek!.. Nasıl kızarım sana.."* dedim. *"Hem sonra, sakın üzülme hâfızlığımı bitiremedim diye. Bu yola girdin ya, Rabbim seni hâfızlar zümresinden yazmıştır inşâallâh!"* dedim.
Öyle sevindi ki! Sarıldı boynuma:
"- *Gerçekten ben şimdi hâfız sayılır mıyım? Anne bak duydun değil mi?"* Hüngür hüngür ağlıyordu.
Ya Rabbi, bu ne aşktı!
Rabbimin hikmeti tecelli etse de iyi olsaydı şu Fatma, ne güzel bir kul olurdu.
Böylece Fatma'yı gözyaşları ile Erzurum'a uğurladık. Çok geçmedi. Bir iki hafta sonra ailesi ağırlaştığı haberini verdi. Bu bir iki hafta içinde ondan iki mektup almıştım. Bana hep hâfızlık tâcını merak ettiğini, bunun rüyalarına bile girdiğini yazıyordu.
Birgün sabah namazından sonra telefon çaldı. Fatma'nın annesiydi karşımdaki ses... Ağlamaklı bir sesle:
" - *Hocahanım Fatma'yı uğurladık. Rica etsem bir hatim okur musunuz?"* deyince, ben de dayanamadım ağlamaya başladım.
Annesi beni teselli edercesine telefonu kapatmadan:
" - *Size ölmeden önce şunu söylememi istedi",* dedi. Hıçkırarak:
*"- Anneciğim, hocama söyle!.. Azrâil söylediğinden de güzelmiş."*
"Ey Rabbim; senin kelamın için yanıp tutuşan, yoluna yapışıp kelâmına sımsıkı sarılan kulunu, sen son nefesinde yalnız bırakır mısın hiç?"

Rabbim; bizleri de bu aşk ile Kelam'ına sarılan kullarından etsin inşaaAllah..

Rabbim bu aşk ile bize de dini celili islama sımsıkı sarılıp hizmet etmeyi nasip eylesin inşaaAllah..

Rabbim bu aşk ile kelamını yer yüzünde herkese ulaşsın diye gayret edenlere yardım etmeyi bizlere nasip eylesin inşaaAllah.
Hayırlı günleriniz olsun.
Selam ve dua ile..

18/05/2024

Mahşer günü hangi kullara *"Ayrılın!"* nidası gelecek? Allah'ın (c.c) razı olduğu ve sevdiği kullarının vasıfları. Kuran'da geçen 18 maddede Allah'ın (c.c) sevdiği kullarının özellikleri...

*KURAN'DA GEÇEN ALLAH'IN SEVDİĞİ KULLARININ 18 ÖZELLİĞİ*

İyilik eden ve işini en güzel yapan, ihsan sahibi kullarını sever. (Bakara Sûresi 195; Âl-i İmrân 148; Mâde 13, 93)

*Çokça tevbe eden (tevbekâr) kullarını sever.* (Bakara Sûresi 222)

Peygamber Efendimiz’e (s.a.v) tâbî olan kullarını sever. (Âl-i İmrân Sûresi 31)

Mü’min kullarını sever. (Âl-i İmrân Sûresi 68; Bakara 257)

*Sözünde duran, günah ve haksızlıktan sakınan, takva sahibi kullarını sever.* (Âl-i İmrân Sûresi 76)

Malını Allah yolunda harcayan, öfkelerini yutan ve insanların kusurlarını affeden kullarını sever. (Âl-i İmrân Sûresi 134)

*Sabreden kullarını sever.* (Âl-i İmrân Sûresi 146)

Kendisine güvenen, tevekkül sahibi kullarını sever. (Âl-i İmrân Sûresi 159)

*Mü’minlere karşı tevâzu sahibi (mütevâzı) kullarını sever.* (Mâide Sûresi 54)

Kâfirlere karşı son derece izzetli olan kullarını sever. (Mâide Sûresi 54)

*Malı ve canıyla cihad eden, cesur ve çalışkan kullarını sever.* (Mâide Sûresi 54)

Allah yolunda kınanmaktan korkmayan kullarını sever. (Mâide Sûresi 54)

*Sözünde durup haksızlıktan sakınan kullarını sever.* (Tevbe Sûresi 4; Ayr. bkz. Tevbe, 7)

Çok temizlenen, temiz kullarını sever. (Tevbe Sûresi 108; Ayr. bkz. Bakara 222)

*Affedici, bağışlayıcı kullarını sever.* (Nûr Sûresi 22)

Adaletli kullarını sever. (Hucurât Sûresi 9; Mâide 42; Mümtehine 8)

*Kendisine kulluk eden kullarını sever.* (Zâriyât Sûresi 56)

Allah yolunda saf bağlayarak cihad eden kullarını sever. (Saff Sûresi 4)

Mevlam sevdiği kullarından olmayı nasip eylesin.

17/05/2024

*Bir kimsenin Allah’ı sevmesinin belirtisi üçtür:*

Deniz gibi cömertlik,

Güneş gibi şefkat,

Yer gibi tevazu. (Bâyezidı Bistâmi)

*Amellerin (güzel işlerin) şahı üçtür:*

Mal az olduğunda da cömert olmak.

Yalnızken de Allah’tan korkup haramdan sakınmak.

Kendisinden korkulan veya bir şey umulan kimsenin huzurunda da doğruyu söyleyebilmek. (Bişr-i Hafi)

*“Allah’a hizmet etmekle mutlu olana bütün eşya hizmet etmekten mutluluk duyar.*

Kimin gönlü Allah ile mutlu olursa, onu gören herkesin gözü mesrur olur.”

*"Kalbini Allah’a bırakan, sukûnete erişir. Ama kalbini insanlara bırakan hep sıkıntılı, hep kaygılıdır."*

Mevlam razı olduğu ve kalbini Allah'a bırakan kullarından olmayı nasip eylesin.

*CUMANIN FEYZİ VE BEREKETİ ÜZERİNİZE OLSUN.*

16/05/2024

*İBRAHİM ETHEM HAZRETLERİNİN NASİHATI KALBİ MANEN ÖLDÜREN 10 DAVRANIŞ*
1- Allah’ı tanıdığınızı söylüyorsunuz, ama emirlerini tanımıyorsunuz.
*2- Kur’an-ı Kerim-i okuyorsunuz, ama muhtevasıyla amel etmiyorsunuz.*
3- Hz. Peygamberi sevdiğinizi söylüyorsunuz, ama sünnetini sevdiğinizi göstermiyorsunuz.
*4- Şeytanın düşmanınız olduğunu söylüyorsunuz, ama onunla dostluktan asla geri kalmıyorsunuz.*
5- Cenneti sevdiğinizi söylüyorsunuz, ama ona layık bir amel işlemiyorsunuz.
*6- Cehennemden korktuğunuzu iddia ediyorsunuz, ama ona götürecek fiillerden geri kalmıyorsunuz.*
7- Ölüm haktır diyorsunuz, lakin hak olan ölüme hiç hazırlık yapmıyorsunuz.
*8- Din kardeşinizin ayıbı ile uğraşıyor, kendi ayıbınızı hiç görmüyorsunuz.*
9- Allah’ın lütfettiği nimetleri bolca tüketiyor, ama hiç şükretmiyorsunuz.
*10- Ölülerinizi gömüyorsunuz, bir gün sizinde gömüleceğinizi düşünmüyorsunuz.*

Mevlam Nazargahı ilahi olan kalbimizi canlı ve temiz olanlardan eylesin.

10/05/2024

*ÇOCUKLARA KURBAN DÜŞERMİ*

Ne muhabbet kaldı,ne sohbet,
*Bilmem yaranızı deşer mi?*

Çocuklar istedi aldık televizyon diye bir alet,
*Korktum kapıdan geçer mi?*

*İŞ KURBANA GELİNCE DİYORUZ Kİ ÇOCUKLARA DÜŞER Mİ ?*

Dolapları tıka-basa pantolon,etek.
*Yedi-sekiz 'den aşağı hiç düşer mi?*

Kişi başı çorapları bile bir bilsek
*Üç 'er Beş'er mi -Hatta altışar yedişer mi?*

*İŞ KURBANA GELİNCE DİYORUZ Kİ ÇOCUKLARA DÜŞER Mİ ?*

Nerede açlıktan karnına taş bağlayan Ashabı Suffası,
*Bizim tencerede etsiz yemek pişer mi?*

Kahvaltıda sürme çikolata olmayınca attı mı kafası
*Köpürüyor! zeytin ekmekle karın şişer mi?*

*İŞ KURBANA GELİNCE DİYORUZ Kİ ÇOCUKLARA DÜŞER Mİ ?*

Doğunca akikasını kesen çok seyrek,
*Hediye banknotları gördüm elli'şer mi yüzer mi?*

Hiç olmayanın yakasında beş tane altın Çeyrek,
*Üç yaşında bile bisikleti var, dünyalık gevşer mi?*

*İŞ KURBANA GELİNCE DİYORUZ Kİ ÇOCUKLARA DÜŞER Mİ ?*

Dertliyim, bahsetme telefondan, tabletten, *Soran var mı hiç "çocuğa Bunlar düşer mi"?*

Hele bir de aldık markalı spor Kıyafetten,
*Hiç düşünmedik işin sonunu kabir mi, Mahşer mi*

*İŞ KURBANA GELİNCE DİYORUZ Kİ ÇOCUKLARA DÜŞER Mİ ?*

CUMANIZ MÜBAREK OLSUN.

Address

Yanaz Köyü Kangahu Mh 53
Bartın
74000

Opening Hours

Monday 09:00 - 17:00
Tuesday 09:00 - 17:00
Wednesday 09:00 - 17:00
Thursday 09:00 - 17:00
Friday 09:00 - 17:00
Saturday 09:00 - 17:00
Sunday 09:00 - 17:00

Telephone

+905393958474

Website

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Yanaz köyü kangahu mh A calımlar posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Videos

Share


Other Bartın travel agencies

Show All